Sessizliği Kullanın

MentalPress 30

Kimse konuşmak zorunda değildir. Çok konuşan çok şey ve­rir. Çok konuşmanız, karşıya çok bilgi vermeniz demektir. Verilen fazla bilgi de rakibin yetkinliğini artırır.

Müzakere esnasında durup düşünmek için zaman kaza­nın. Telefon veya tuvaleti kullanın. Temiz havaya ihtiyacınız olduğunu söyleyin. Sessizce bir şeyler yazın veya karalayın. Rahatsız oldularsa, bu sizi endişelendirmesin, ne olup bittiği­ni anlatın: "Bunu bir süre düşündüm, affedersiniz" veya "Bu­nun maliyetini hesaplamak için birkaç dakikalık sessizliğe ih­tiyacım var" demelisiniz. Telefonda müzakere yapıyorsanız, sessizlik faydalı olacaktır. Diğer taraf bu sessizliği gidermek için kendisi konuşmak durumunda kalacaktır.

Anlaşma yapıldıysa da kendinizi kapıp koyuvermeyin. Bir­çok iyi anlaşma bundan zarar görür, anlaşma yapıldığında ço­ğu kişi rahatlayacak ve konuşma isteğinde olacaktır. Nedeni ise, kontrol ve hapsedilmiş enerjidir, işi tam bu noktadan kaybetmek daha da vahim bir durum olacaktır.

Müşterim adına bir iş müzakeresi yapıyordum. Tecrübeli bir teknik elemanla birlikteydim. Görevini biliyordu. Sadece ben ihtiyaç duyduğumda müzakereye katkıda bulundu. Müzakere kesildiğin­de şartların değiştiğini düşünmüştü. Teknik sorunları nasıl aşacağını anlatmaya başladı. Bu sorunlar müzakerede henüz gündeme gelmemişti. Birkaç dakikalık dikkatsiz konuşma yü­zünden yığınla para ve haftalarca çalışma boşa gitti.

Tıkanıklığı Çözmek

Tıkanıklık müzakerelerin en istenmeyen halidir. Doğuracağı sonuçların farkında olmalı ve bunlardan kaçınmalıyız. Bunun tek istisnası tıkanıklığı bir taktik olarak kullanmak ve rakibi harekete geçirmektir. Tıkanıklığın ana nedeni, yeterli derece­de müzakere edilebilir değişkenin olmamasıdır. Ne kadar çok değişken kullanılırsa, tıkanıklık riski o kadar azalır.