Temel Öğrenme Prensibi: Deneyim

MentalPress 30

İşte size bir soru: Combien font cinq fois soixante-douze? Cevap zor değil: trois cent soixante. Tabii ki cevap verebilmek için Fransızca bilmeniz gerekiyor.

Önceden edinilmiş bil­ginin öğrenme üzerindeki etkisi nedir? Yetişkin öğrenenler her öğrenme etkinliğine eşsiz eski bilgileri ile gelirler. Buna onların deneyimi diyebiliriz. Yetişkinler, çocuklardan çok daha fazla deneyime sahiptir. Bunlardan bazıları öğrenmeyi kolaylaştırır ama aynı zamanda engelleyici de olabilir. Yetişkin öğrenenler, eğitim kendi seviyelerine uygun olursa daha iyi öğrenir. Eğer eğitim onların seviyesinin çok daha üstünde ve deneyim alanlarının dışındaysa (tıpkı sadece 5x72'nun kaç ettiğini size sorduğumuz az önceki Fransızca soru gibi) o zaman onları kaybedersiniz. Bir kere kaybedince yeniden bul­mak zordur.

Yetişkin öğrenenleri, deneyimleri olduğu hâlde yokmuş ya da çok azmış gibi ele alıp aşağılarsınız onları kaybedersiniz. Öğrenenlerinizin sahip olduğu zengin deneyim de­posunu, ki belki sizin onları eğittiğiniz alanla bir ilgisi yoktur ama yine de değersiz değildir, kabul etmek ve bundan faydalanmak etkili bir eğitim için önemlidir. Kendi­lerine ve diğer insanların eğitimlerine katkı sağlamalarına yardımcı olun. Geçmiş de­neyimlerinden bazılarının yeni bilgiye karşı direnç yaratabileceği konusunda uyanık olun.

Ne demek İstediğimizi açıklamak üzere bir örnek durum:

Örnek Durum: Müşteri Hizmetleri mi? Şehrin toplu taşıma şirketi, şoförlerle ilgili artan şikayetler ve azalan gelirlerle ilgili bir şey yapmaya karar verdi. Pek çok inceleme sonunda, otobüs şoförlerinin her birini müşteri hizmetleri ile ilgili bir eğitime göndermeye karar verdiler. İyi niyetli eğitmen, eğitimin neyi amaçladığını anlatarak oturumu açmıştı ki kızgın katılımcılardan biri bağırdı:

"Müşteri hizmetlerimi geliştirmemi mi istiyorsun? Geçen hafta tam da bunu yap­tım. Zar zor yürüyen yaşlı bir hanımefendiye otobüsten inmesi için yardım ettim. Basamaklardan bile zor iniyordu. Otobüsü durdurdum, yavaş ve dikkatli bir şekilde inmesine yardım ettim. Tam onu kaldırıma çıkarmıştım ki o anda bir müfettiş geldi ve geç kaldığımı söyledi. Koltuğumdan kalkmamdan yakındı. Bana bir disiplin cezası yazdı. Müşteri hizmetleri mi? Almayayım."

Deneyim prensibi, katılımcılarınızın deneyimini eğitimin tasarım ve aktarım aşama­sına ne kadar katarsanız, eğitim çıktılarının da o kadar etkili olacağını söylüyor. Bunu başarmak için bazı basit kurallar şöyle:

Katılımcılarınızın geçmişini inceleyin (doğal yetenekleri, önceden edindikleri bilgiler, tutumlar, öğrenme ve dil tercihleri, ön koşul olan beceriler, kültürleri ve de ilgili olabilecek güçlü ve zayıf yönler). Eğitiminizin hedefini, çok yüksek ya da çok düşük tutarak veya çok kişisel ya da kurumsal olarak sunarak onları kaybetmeyin.

Üstünlük taslamadan, tanıdık kelimeler, dil, tarz, örnekler ve referanslar kullanın.

Oturumu zenginleştirmek ve yeni ile zaten bilinenler arasında köprü kurmak için gruptan örnekler ve deneyimler toplayın.

Katılımcılarınızı "aşılayın". Kötü deneyimler olduğunda olumsuz bölgeye doğru gittiğiniz konusunda onları uyarın. Geçmiş sorunlara yönelik sempatik bir farkındalık göstererek direnci dağıtın.

Şimdi otobüs şoförlerimize geri dönelim ve eğitim oturumuna yeniden başlayalım.

Örnek Durum: Müşteri Hizmetleri mi? (İkinci Deneme) Katılımcıların iş­lerinde karşılarına çıkan gerçeklerin farkında olan eğitmen, oturuma katılımcılarının deneyimlerini kabullenerek ve herkesle paylaşmaları için onları teşvik ederek başladı.

"Otobüslerde müşteri hizmetleri dediğimizde, yolcularımızı gitmek istedikleri yere sağ salim ve zamanında ulaştırma işimizi yaparken ortaya çıkan olumlu ve olum­suz şeyleri masaya yatırıyoruz. Müşteri hizmetlerinin, siz ve müşteri için iyi sonuç verdiği durumlardan bir örnek verebilir misiniz?"

"Şimdi bana müşteriye hizmet etmenin geri teptiği durumlara bir örnek verebilir misiniz?"

"Harika. Bize ilettiğiniz bu pozitif ve negatif deneyimlerle, basit müşteri hizmetleri bakış açısının- iyi ol, kibar ol, yardımcı ol, arkadaş canlısı ol- bizim işimiz için fazla naif kaldığını gösterdiniz. Bizim araçlarımızda ve diğerlerinde neler olduğu ile ilgili bazı istatistikler ve örnekleri ele atalım. Bizim sektörümüz dışında ama bizi etkileyebilecek bazı trendlere göz atalım. Sonra müşterilerimiz, şirketimiz, topluluğumuz ve tabii ki bizim için gerçekten neyin iyi olduğunu bulmak için bil­gileri analiz etmek amacıyla kafa kafaya verelim. Trafik, hava ve yol koşulları ile yollardaki çılgın şoförlerden bağımsız olarak, biz, müşterilerimizin ulaşımından ve güvenliğinden sorumluyuz. Tüm bu engellere karşın müşterilerimize hizmet ver­mek konusunda neler yapabileceğimize bir bakalım."

Açıkça görülüyor ki, bu yaklaşım otobüs şoförlerinin geçmişlerini ve deneyimlerini dik­kate alan bir temel üzerine kuruludur. Konunun zor olduğunu kabul etmiştir. Aynı za­manda şoförlere yetişkin gibi davranmış ve onlara doğru olanı bulma konusunda yar­dımcı olacak müşteri hizmetleri kılavuzunu sunmuştur. Önceden belirlenmiş kuralları onlara zorla empoze ediyormuş görüntüsünü vermekten de kaçınmıştır.

Deneyimlerden Faydalanmak Öğrenmeyi Gerçekten Kolaylaştırıyor mu?

1870'lerin başında Alman psikolog Hermann Ebbinghaus, deneyim ve öğrenme çabuklu­ğu arasındaki ilişkiyi ölçmeye başladı (öğrenme eğrisinin hızı). 1980'lerin ortalarında ABD Hava Kuvvetleri, önceki deneyimin öğrenme hızına olan kesin etkisini hesaplamak için ma­tematik modelleri ve formülleri geliştirdi. Bu formüller sınırlı gözükseler de niceliksel olarak deneyim ve öğrenme verimliliği arasında bir ilişki olduğunu gösterdi.

Yakın bir zamanda sinir bilimciler, özellikle deneyimin öğrenme üzerinde gözlemlenen et­kilerine bakarak, deneyimlerin yeni şeyler öğrenmede ne kadar etkili olabileceğini keşfet­tiler. Deneyi yapanlardan birisinin söylediklerine bakacak olursak: "[çalışma bulguları] bir deneyimle ilgili bilgilerin uzun süre tutulduğunu göstermektedir. Bu bulgu, yetişkin bir insanın beynindeki yeni nöronların, kişinin önceki deneyimlerinden gelen bilgiyi depola­yarak öğrenmeye ve uzun vadeli belleğe nasıl katkıda bulunabileceğini göstermektedir." Öğrenenlerin deneyimlerinden yola çıkarak, öğrenmenin etkisini ve etkililiğini kesinlikle artırabiliriz.